13 Haziran 2024 Perşembe

Cırcır böceğine dönüşen yaz yıldızımı dinliyorum.


Sanırım bu blog hep yaz mevsimini yaşıyor. Ben de kah bir harfin, kah öbür harfin kıvrımına uzanmış cırcır böceği mi oluyorum? Ah, bu çok muhtemel geldi şimdi. Belki de, bloğum da yazın doğduğu içindir. Doğduğumuz mevsimi yansıtır mıyız? O halde ben... İzmir kışıyım! 

Bu, çok bunaltıcı bir gece. Nefes almanın bile insanı yorduğu, durgun, çok durgun ve bu nedenle de bunaltıcı bir gece. Bulutlar bile bundan nasibini almış gibi görünüyorlar. İnce bir beyazlık tabakası olarak yıldızların alınlarından yavaş yavaş süzülüyorlar. Bulutlu gündüzlere olan aşkımı yedi Neptün'e haykırsam da, gece bulutları için aynı şeyi hiç de düşünmüyorum. Oysa bu gece, tüm o bunaltıcılığın içindeki avare bulutları izlemeyi sevdim. Bu bana da sürpriz oldu. Birkaç gecedir yıldızları uzun uzun izlemek istiyordum, biliyorsun yıldızlar yazları daha da anlamlı kılarlar, ama bunu yapamamıştım. Şimdiyse bu gece nihayet uygun ortamda kaykılmışken, bulutların da tam karşımda kaykıldığını fark etmem görünüşte hoş değildi.

Yine de pes etmedim. Çünkü izlemek istiyordum, artık farklı bir şekilde gördüğüm yıldızları. Aynı ama farklı. Bu da ilginçti. Daha evvel, bir başka yıldızlı gecede, bir şeyi daha fark etmiştim: Yıldızları izlediğim zamanları. O zamanlarda düşündüklerimi. Çok şeker şeylerdi. Bu nedenle duygulandım. Uzun zamandır yıldızları hiç bu gözle izlemediğimi düşündüm. Bunu yapmayı denedim, tekrar benzer şeyleri düşünmeyi. Aynı şekilde olmadı, yapamadım. Bu beni hüzünlendirmedi, çünkü buna hazırlıklıydım. Beni hüzünlendiren, hatırlamaktı. Şeker bir hüzündü bu. Pamuk şeker gibi kabarık duran ama dokunsan büzülen, yapış yapış bir pembelik.

Bu gece ince bulutlar yıldızların üstünü örterlerken, bu bir görünüp bir kaybolma hallerindeki hafifliği sevdim. Tıpkı, yazın serin gecelerinde üstüne pike örtmek gibiydi. Belki de gökyüzü soğuktu ve belki de bu nedenle gökyüzünü izlerken hep içim serinliyordu. Sonra bir anda bir şey oldu. Bahsettiğim şeker his... kalbime kondu. Kalbime mi kondu? Nereden geldi kondu? Hem, nereye gitmişti ki? Belki de gitmemişti de, bir cırcır böceği olmuş, parlak yıldızların kıvrımında uyuyordu. 

Bu his de aynı ama farklıydı. Değişmeyen tek şey ise, bir yıldızınki gibi olan parlaklığıydı. Minik bir yıldızınki gibi. Minik ama benim olan bir yıldızınki gibi. Ne var... Biliyorum, yıldızlar kendilerinindir. Ama yine de, onlarla olan sırdaşlığımız bizimdir. Benim uzun süre bir yıldızım vardı, biliyorsun. Ama o, kış yıldızım. Onu kışın izliyorum. Yaz yıldızım hangisi mi? Bilmem. Yaz yıldızım bir gezgindir. Kah oradan, kah buradan bana gülümser. Bu beni eğlendirir. Her ne kadar onu bir bakışta tanıyacağıma emin olsam da, onu nerede bulacağımı hiç bilemem. Oysa bu gece, bulutlar suskunken, yıldızım bir cırcır böceğiydi ve bana, onu her zaman, her nerede olursam olayım tanıyacağımı söyledi.

Senin bir yıldızın var mı?

viszontlátásra! (visonkılataşra?? *-*)


bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsiniz.



12 yorum:

  1. Muhteşem bir yazıydı, içine çekti yine ve son noktaya kadar yazının içinde olmak harikaydı. Benim bir yıldızım var elbette, hayatımın ve yazılarımın içinde bahsi geçiyor çoklukla.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yıldızınızdan bahsetme şeklinizi okumayı çok seviyorum. :) Bence herkesin bir yıldızı var, farklı şekillerde olabiliyor sadece. Neyse, teşekkür ederim. :)

      Sil
  2. Astral bir seyahate çıkmışsınız anlaşılan:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu aralar bu popüler oldu değil mi? Astral seyahat. :) Ben bilincimi içimde tutarak seyahat etmeyi severim. :) Ve yıldızları izlerken, ruhumuzun bedenimizden çıkmasına gerek yok bence. Aslında bunun için de yazıyorum biraz. Yıldızlı bir gökyüzünü izlemek insana pek çok şey keşfettiriyor.

      Sil
  3. Sıcaklardan döküldük sanırım. Blogda neredeyse kimse yok, benim de gelesim yok pek. Yine de bir şeyler yazmak istersem uğrayacağım. :) Kitap da okumuyorum birkaç gündür. Hiçbir şey yapasım yok. Geceler güzel neyse ki. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ya kimse kalmadı. Gerçi bu bloğum hiçbir zaman çok okunmadı da neyseee diyelim. (: Yine de en sevdiğim şey geceleri burada yazı yazmak.
      Gece daha serin oluyor normalde ama dün gece sıcaktı buraları. Bazen nefes almak bile yorucu oluyor :( Yaz mevsimine dair sevdiğim tek şey yıldızlar olabilir, bu nedenle yazın bu konuda bir şeyler çalıp söyleyip oynayabilirim :)

      Sil
  4. Gece ve gündüz ayrı ayrı gökyüzüne bakıyor olmak kalbimize nefes aldırır..

    YanıtlaSil
  5. Şeker bir hüzündü bu. Çok güzel benzetme olmuş :)

    YanıtlaSil
  6. aman yaaa fena sıcaklar başlıyor değil mi pofff :)

    YanıtlaSil

Diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz.