Dans etmek, insana kendini özgür hissettiriyormuş. Öylece hoplamak zıplamak, dönmek dolaşmak, saçlarını savurmak. Ah! Uçmak gibi. Gerçi gördüğüm kadarıyla kanatlarım yok, bu nedenle uçunca nasıl hissedilir bilemiyorum ancak, eğer ki, uçsaydım... Muhtemelen böyle hissederdim!
Yoga yaparken kendimi o hareket olmuş gibi düşünürdüm. Böylece esner, esner ve esnerdim. Gerçi ben çok basit hareketlerde takılıyorum ama olsun. En azından artık sırtım ağrımıyor. Aynı zamanda ilk gün kas ve katı olan ben, ikinci gün kaskatı, üçüncü gün katı ve sonraki günlerde -hayır kas değil- katı olmayan bir hale gelebildim. -Yeyyy!- Bu da tabi ki iyi hissettiren bir durumdu. Çünkü kaskatı olmadığında bedenini hissedebiliyorsun. Aaaa, bir sessizlik var... Zihnim susmuş ve benim bir bedenim varmış! Üstelik esneyedebiliyormuşum, bu gurur verici.
Meditasyon ise ruhunun esnemesi olabilir belki. Nefesine odaklanmanı sağlıyor. Nefesine odaklanmak ise sakin olmanı sağlıyor. Sakin olmak ise zihninin sana değil, senin zihnine hükmedebilme yolunda ilerlemeni sağlıyor. Bu yolda ilerleyince, yolu unutuyorsun. Çünkü sen artık sadece... Nefessin! Nefesin ta kendisisin. En azından on dakika kadar.
Bir de tabi yüz yogası var. Şu dönemde yapmıyorum ama birkaç dönem ara ara yapmıştım. Yüz hatlarım normalde de biraz belirgin sanırım ama zaten benim amacım da yüz hatlarımı belirginleştirmek değildi. Tamam, o da vardı ama ikinci amacımdı. En azından ilk günden sonra ikinci amacım olmuştu. Çünkü yüzüme dokunduğumda, bir yüzüm olduğunu keşfetmiştim! Yani, nasıl bir yüzüm var bunu keşfedebileceğimi görmüştüm ve bu bana kendimi tıpkı dans etmek gibi hissettirmişti. Özgür. Tabii bu sefer uçmamıştım; aksine, yere bastığımı fark etmiştim. Bu inanılmazdı.
Gözlerim parlamıştı, o zamanı unutmuyorum. Çünkü aynada gördüğüm yüze sıfatlar vermeye başlamıştım. Normalde bunu yapmazdım. Bu, güzel bir kız der geçerdim belki -alçakgönüllükte benim gibi ol - Ama güzelse ne yapalım, değil mi? Veya tam tersi... Ama bence kimse aynaya bakıp kendine kötü şeyler söylememeli. -tabii bakmadan da- Bunu yapıyorsan lütfen yapma sevgili okur. Bak benim hatırım için, tamam mı? Tamam dediysen okumaya devam et. Demediysen, etme lütfen. Kırılırım.
İnsan, kendine bakarken, güzel şeyler söylemeli. En güzel şeyleri. Hiçbir şey söylememezlik de etmemeli. Önce bir uzaktan bakmalı belki. Sonra daha yakından, yakından ve... İşte nihayet bir bütün olarak görebilirsin kendini. Beden ve ruh. İkisi birbirinden ayrı olmak zorunda değil. Hizalanabilir, dengelenebilir. Eğer ki kendini gerçekten görürsen. Bu, kendi üstümde denediğim şeylerden biri. Çünkü en güzel keşifleri hep kendisi hissederek yapar insan. Çünkü en güzel keşifleri hep kendim hissederek yapabilirim.
Yazarken de böyle aslında benim için. Ben, kalbimde olmayan bir şeyi yazamam. Bunu bir arkadaşıma söylediğimde bana aslında yeterli araştırma yapılırsa pek çok kurgunun yazılabileceğini söylemişti. Evet, araştırma gereklidir, gözlem falan da. Ama insan bilmediği bir şeyi nasıl anlar ki? Anlamadığı şey hakkında nasıl kelimeleri bulur, üstüne onları karşıdaki kişinin zihnine, kalbine sokar ki? Bence çok zor. Yapabilenler çok yetenekli olmalılar.
İşte, kelimeler böyledir. Köşeleri vardır; bu nedenle çok ama çok güçlülerdir. O yüzden bence, hissetmediğimiz kelimeleri söylememeliyiz. Peki bunu nasıl anlarız? Neyi hissettiğimizi falan hani... Hımmm... Hizalanarak? Aaaa benim bir yüzüm varmış ve bedenim de; aaaa ruhum da buradaymış ve işte zihnimdeki düşünceler de. Kaçma kandırıkçı düşünce yakaladım seni. Ve sen, evet sen, oradaki, saklanmışsın ama seni gördüm. Çık bakalım oradan, belki birlikte dans ederiz.
İşte böylece tavşan deliğinden yukarıdayım şimdi!
:)
bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsiniz.
Nefes egzersizleri ve hareketler bedene iyi geliyor gerçekten. Bunu çoğumuz ihmal ediyoruz. Sadece zihnini çalıştırmak insanda stresi artıyor, rahatlamak lazım. :)
YanıtlaSilBen bunu her yılın bir döneminde düzenli olarak mutlaka yapmışım ve o dönem hep kendimde kaldığım dönemlermiş, doğal olarak da iyi hissetmişim. İlk kez pandemide meditasyon işlerine girişmiştim. Ama yukarıda bahsettiğim şeyleri 2022'de hayatıma kattım ve gerçekten bende değişim oluşturduğunu fark ettim. Aslında bunu alışkanlık yapmak lazım ama bir kere bırakınca komple bırakıyorum. Bu yıl bırakmamaya kararlı başlamıştım ama ancak bu ay bu kararımı uygulamaya başladım. Üstümdeki en önemli etkisi ise duygu ve düşüncelerimdeki olumlu değişim oldu. Kendimi merkeze koyabilme yetisi kattı bana, çok şükür.
SilYoga ve pilates beden sağlığı için çok iyi bence de :) Yüz yogasına ben de başlamak istiyorum, uygulamalar da var. Kendimize zaman ayırmak, kendimizin farkına varmak çok güzel :))
YanıtlaSilBen kendimi zorlayacak kadar ilerlemedim açıkçası. Ne zaman bir düzen oturtacağım desem bırakıyordum. Oysa bedeni çalıştırmak çok çok önemli. Yüz yogası da bence bende etki etti. Bir dönem ara vermeden düzenli yapmıştım. Yakın bir arkadaşımı darlıyordum her buluşmamızda, ''yüzümde değişim görüyor musun?'' gibi. :) O da evet derdi ama bilemiyorum. Ama o rutin halini bile ben çok çok seviyordum. Yani o hareketleri yapmak bile bence başlı başına güzeldi. Ki sonuç alması daha güzeldir o ayrı. :)) Her neyse, özetle katılıyorum. Kendimize zaman ayırmak önemli bence de.
SilYine çok keyifli bir yazıydı, öne çıkarılacak pek çok cümle vardı ama ben şununla yetineyim şimdilik "Kaçma kandırıkçı cümle diye başlayan kısım... Ve sanırım üslubun her geçen gün biraz daha oturuyor ve dolayısıyla zincirlerinden, sen biraz daha kurtuluyorsun:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim :) Evet, sanırım zincirlerinden kurtulmak yerinde bir ifade olabilir. Olduğu gibi anlatmak aslında. Sanırım benim olayım bu. Ancak tabi bu da pek kolay olmayabiliyor. İnsanın kendinden yola çıkması pek çok durumda daha güvenli bölge olmakla birlikte, tam tersi de olabiliyor. Kimseye değil, kendine bulaşıyorsun. Ama sanırım bu daha da etkili olabilir, böylece kelimelerinle bir ayna oluşturabilirsin. Böyle düşünüyorum şimdilik. :)
SilYüz yogası son zamanlarda merak ettiğim bir şey ama henüz başlamadım. Kesinlikle insan kendisine kötü bir şey söylememeli, ağzından çıkan her kelime çok güçlü. Pozitif olmak ve kendine devamlı güzel şeyler söylemek gerektiğine her zaman inanıyorum ve bunun hayatımda da etkisini çok fazla görüyorum😊
YanıtlaSilYüz yogası yaparken de dikkatli olmak lazım aslında. Ben ilk yapmaya başladığımda biraz haldır huldurmuşum sanırım. :) Özellikle de göz bölgesine falan dikkat etmek lazım.
SilBen kendimi bildim bileli kendimi eleştiririm. Aslında bu da öğrenilen bir şey o yüzden bu alışkanlığım için kendimi eleştirmeyeceğim. :) Ama daha da vahimi, ben bunu kendimin farkında olmama bağlardım. Oysa orada da bir sınır var. Çünkü ben hep olumsuz eleştiriyordum, ağzımdan bir tane iyi cümle çıkmıyordu. Bunu bana bir başkası yapsa yüzüne bakmazdım. :) Ben de bir tane kötü şey söylüyorsam, beş tane iyi şey söyleme ödevi verdim kendime. Sonra sonra daha sağlıklı bir düşünme şekline ulaşabildim. Şimdi de kendimle dalga geçebiliyorum ama kendine kötü şeyler söylediğinde dalga geçmiyor, kompleksli oluyorsun. O yüzden kendimize adil olmalıyız. Bunu öğrenmem çok uzun zamanımı aldı.
Bir de bir şey istediğimde genelde olumsuzluklara odaklanırdım. Zaten olmaz ki... gibi. Oysa neden olmasın, niye yani? Güvenmek de öğrenmem gereken ikinci şeydi. :) Hala çabalıyorum.
Eleştiri konusunda seninle aynıyım, kendimi çok acımasızca eleştiririm. Kendime kızarım yaptığım şeylerden dolayı. Bazı şeyleri neden yaptığımı bilmiyorum. Bazı zamanlarda tecrübesizlik, bazı zamanlarda cahillik diyebiliriz aslında. Derler ya, ''o hataları yapmasaydın şimdiki sen olamazdın.'' ben bu söze belli bir yere kadar katılıyorum. Her hatayı da iyi ki yapmışım diyemiyorum, demem de. O kadar kızdığım konu var ki kendime, benim için kocaman bir zaman kaybı oldu. İçinde bulunduğum psikolojik durumlardan kaynaklıydı hiç huzurlu değildim birkaç sene öncesinde ve daha da öncesinde. Yine de her şeye psikolojiyi bahane olarak göstermek istemiyorum. Ama şuna da çok inanıyorum, ağızdan çıkan sözlerin hayatımızda çok büyük etkisi var. Acımasızca eleştiririm ama kendime kötü sözler söylemiyorum. Aslında olumsuzluğu hiç sevmiyorum. Yani ne kadar pozitif olursam her şeyin daha iyi gideceğine olan inancım hepsinden büyük. Bu yüzden depresifliği de olumsuzluğu da hiç sevmiyorum. Zaman zaman kötü anlarım, günlerim oluyor ama kendimle ilgili değil, benimki daha çok dış etkenler yüzünden. Hareketli, cıvıl cıvıl, neşeli ve enerjik olmayı seviyorum😊
SilKendine verdiğin 5 iyi şey söyleme ödevi çok güzelmiş bu arada😊
Sen hep iyi şeyler söyle kendine, çünkü o iyi şeyleri hak ediyorsun fazlasıyla, seni buradan ve yazılarından tanıdığım kadarıyla bunu rahatça söyleyebiliyorum inan😊
Hem dediğin gibi, ''Oysa neden olmasın, niye yani?''
Olmaması için bir sebep yok😊
Sabah sabah yine bir sürü yazdım, içimden tekrar cevap yazmak geldi konuşuyor gibi. Tatlı geçsin günün😊
Kesinlikle katılıyorum, belki de en büyük götürüsü zaman kaybı ve zaman her şeyden daha değerlidir. Sanırım bunu insan büyüdükçe, olgunlaştıkça daha iyi görebiliyor. Önceden önümde çok zaman var sanıyordum. Bolca dağıtabilirdim. Oysa şimdi, bunu boşa akan bir musluğa benzetiyorum. Bir de sanırım ben çok fazla düşündüm, çok fazla zihnimin içinde kaldım. En çok da mutlu olamamaktan korkmuştum. Bu yüzden olmamayı seçtim. Beklemek olmamak aslında. Bir şey olmayı ertelemek. Oysa bu kız olduğum tek hayatım bu olacak. Bunu, kendimi tanıdıkça ve sevdikçe anlamaya başladım. Neden kendime fırsat vermiyordum ki?
SilBir arkadaşım vardı. O benim bu hayatta en çok değer verdiğim insandı. Açıkçası hala değer verdiğim birisi. Ondan o kadar fazla şey öğrendim ki. Artık arkadaş olmamaya karar verdiğimizde bile. Bana bırakmayı öğretti. Bir şey bozulunca ve onu tamir edemeyince dünyanın sonunun gelmeyeceğini. Ve buna benzer bir sürü başka şey. Aslında ondan önce başka kişiler de bana bunu öğretmeye çalıştılar. Ama ben onu çok sevdiğim için onun öğretmesiyle anladım.
Çok teşekkür ederim. Böyle düşünmenize çok sevindim. Burada hep kendimi yansıtıyorum. Bu nedenle güzel bir izlenim bıraktıysam bu beni mutlu eder.
Sizin de gününüz çok güzel geçsin. <33
yoga dans masaj, çok güzel şeyler :) tatlı bir yazı yinesi :) serbest dans var yani kendini yerlere filan atıyon, somatik dans adııı yutuptan bakıp deneyebilirsiiin :) sadece çok tişort parçalanıyormuş :)
YanıtlaSilEvet onları da görmüştüm ama denemedim. Deneyim :) Tişört de tamam, aklımda olarak deneyim :)
Sil