22 Nisan 2024 Pazartesi

Tahta.


Bu sabah uyanmayı hiç istememiştim. Hava, griydi. Ben, gözlerimi açtığımda seyahat eden bulutları izlemeyi seviyorum. Yarım dakika. O yarım dakika, zamanın göreliliğine müthiş bir örnek. O anlarda, ben de seyahat eden bir bulut gibi hissetmiyorum; hayır. Romantik bir bakış açısıyla da bakmıyorum; hayır. Sadece bakıyorum, bu kadar. Zaten başka bir şey yapmama gerek yok ki. Bulutlar bana ''sen yaşıyorsun'' diyorlar. Fısıldamadan, bağırmadan; sadece böyle söylüyorlar işte. İçimde duyuyorum. Belki de... İlk 'günaydın' da buradan çıkmıştır. Evet, atıyorum. Ama hadi, belki de demek eğlencelidir; sen de kabul et! Belki de... Birbirimize günaydın derken, bizler de bulutlar gibi, aslında 'sen yaşıyorsun' diyoruzdur. 

Doğan bir güneşi izlemek güzeldir. Her şey yavaş yavaş gelişir. Gece ve gündüz. Gece... En sevdiğimdir çünkü zaman boldur. (Öhöm öhöm, tabii... Uyumuyorsak!) Gündüz de zaman bol olabilir tabii. Hatta bazen bu bizi sıkar. Gündüzleri, dar zamanları yaşamak güzeldir; çünkü yaşarsın. Hareket edersin, bir şeyler yaparsın. Oysa bol zaman öyle değildir. Çoktur ama yoktur da. Bu çokluğu varlığa dönüştürebilenler takdiri hak ederler. Var edenler; bazen dış dünyada, bazen kendilerinde. En basitinden ev işi yapmak bile bir şeyleri var etmektir. Temiz bir ev, temiz giysiler, yıkanmış bulaşıklar... İlla maddenin 5. elementini bulmamız gerekmez. Bir dakika... Sanırım o zaten bulunmuştu. Yoksa dört müydü? Unutt-

Bu nedenle uyandım. Hayır, beşinci veya dördüncü veya yüz on dokuzuncu elementin keşfi için değil. İşlerim vardı. Bir de, işleyen demir ışıldar, vardı değil mi? Işıl ışıl ışıl ışıl. Yıldızların ışıltısı da ilk ışıklarla birlikte hemen yok olmaz. Yavaş yavaş. Önce biri, sonra öbürü. Ama sen göğe yerleşen kızıllıktan gözlerini genelde alamazsın. Sessizlik, rüzgar, yalnızlık... Hepsi seni kızıllığa iter. Yoksa o saatte neden dışarıya bakasın ki zaten? Ben bakardım ama. Tabii öncesinde voaaa diyordum. Ama sonra, gökyüzündeki değişimi incelerdim. İncelerdim diyorum, çünkü bunu geçtiğimiz Ramazan'da bile yapmadım. Belki de yazın yapmalıyım. Bilm-

Gökyüzü gün boyu griydi ama ağaçlar, gün boyu yeşildi! Hem de ne yeşil... Ah sevgili okur, gökyüzünün değişip durması da güzel değil mi? Böylece yeryüzünün değişikliklerini ve değişmezliklerini görebiliyoruz.

Bugün senin göğün nasıldı?


bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsin.






10 yorum:

  1. Bazen uyanmak zor oluyor. Hava kapalıysa insanın içinden bir şey gelmiyor. Ama yine de kalkıp bir yerden bir şeyler yapmaya başlıyoruz. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet kapalı havalar böyle hissettiriyor bana ama bir şekilde kalkıyorsun :)

      Sil
  2. Bugün burası da gri ama sıcaktı. Tören çok keyifliydi :) En sevdiğim hava gri ve rüzgarlı olan :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. en fenası da hem kapalı hem de sıcak havalardır :) rüzgarlı olanların kendince bir havası oluyor tabii, öyle havaları yaşarken değil ama düşünürken aklıma 19. yy İngiliz romanları geliyor ahahha :) ama ben açık havayı seviyorum sanırım. ama neyse ki 23 nisan törenleri gri havalarda da açık havalarda da renkli ve güzeldir :)

      Sil
  3. kapalı idi gökler :) fırtına beklentisi vardı yurtta :)

    YanıtlaSil
  4. Ben hem geceyi, hem gündüzü seviyorum. Ama yeterince sevecek zamanım olmuyor, kendileriyle kaliteli vakit geciremiyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de öyleyim, hep kalitesiz zamanım :)

      Sil
  5. Bugün burası da gri ve sanırım son günlerde ben de fazlasıyla bulutlu ve griyim... Şarkıyı dinledim, tınısı güzel ama anlamını bilemiyorum tabii.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de griydim. Hatta gri bir kütleden ibaretim sanıyordum. Belki de öyleydim, neyse zaten önemli değil. Ama bugün, hareket ettim ve bulutlarım da hareket etti ve tüm dünyayı kucaklamak istedim :) Umarım sizin bulutlarınız da hızlanır ve mavi gökyüzü en kısa zamanda yüzünü gösterir.
      Normalde çeviri paylaşırdım, haklısınız anlamı anlaşılmamıştır. Ama bilmiyorum, bunu bilinçli yapmasam da, bu sefer anlamından bağımsız sadece müziği dinleyelim istemişim içten içe sanırım. Şarkı bir aşk şarkısı.

      Sil

Diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz.