6 Kasım 2023 Pazartesi

Uçan Denizanasının Tüm Halleri.

Uzun zamandır hayal kurmuyorum. Sanki elimden bazı bağlar kayıp gidiyor gibi hissediyorum. Bu, bir kayığın denize açılması gibi. Bir kayığın denize açılmasıyla, bir geminin denize açılması aynı mıdır? Kayık için deniz, özellikle de ay ışığında, kocaman bir okyanus gibi görünüyordur sanırım. Bir gemi nispeten daha rahat olabilir. Onun daha çok yolcusu, daha çok şamatası olur; dikkati dağılır. Ama kayık küçüktür, kaç kişi onunla birliktedir? Aslında sadece denize odaklanmak da güzel olmalı. Bazen eğer kayık kıyıya iyi bağlanmamışsa, üzerinde hiç yolcu olmasa bile gevşek iplerinden sıyrılıp kendi kendine kayıp gidebilir. Usulca, ay ışığının aydınlattığı lacivert yolda. Deniz yolculuğu kafa karıştırıcı. Malum, yol her yanda.

Havalar hala sıcak diye kem küm ettim ama bu havaları seviyorum. Ne giyeceğim şimdi diye düşünmek kafamı karıştırıyor orası ayrı ama güneşi hissetmek güzel. Son yıllarda en çok böyle havaları seviyorum. Güneşli ve bulutlu, masmavi havaları. Yağmurları da seviyorum tabi; ama maviliğe geçit vermeyen göğü kaplamış gri bulutlar, sanki gökyüzünü baskılıyor gibi geliyor bana. Sonra da içimi baskılıyorlar. Hem, böyle sıkışık tepişik üst üste binmiş bulutlar da pek bir sıkılgan görünüyorlar. Eminim onlar da mavi gökyüzünde bir o yana bir o yana koşmak isterlerdi.

Bulutların dağılması ilginç. Bu sabah kahvaltı ederken uçan bir denizanası görmüştüm. Ciddiyim, gökyüzünde yüzüyordu. Onu sana da göstermek isterdim ama o an yemek yemeyi tercih ettim üzgünüm. Sonra da zaten denizanası şekil değiştirdi ve puf, başka bir şeye dönüşe dönüşe kadrajımdan çıktı. Gökyüzünü gözlemlemek çok eğlenceli. Böyle bir iş olsaydı sanırım en iyisi ben olurdum. Aaaa bak neyi fark ettim, aslında hayal kurmuşum sanki. Bir şeylere bakıp hikayeler uydurmak hayal kurma kapsamına girer mi sence sevgili okur? Böyle yapa yapa kendi hayatımızdan da hayaller biçebilir miyiz? Uçan denizanaları bize bilgece öğretiler sunar mı? Yoksa bize bir şeyleri mi hatırlatırlar yalnızca? Yalnızca? Ne küçümseyici bir ifade gibi geldi iç sesime şimdi bu kelime. Bir şeyin yalnızcalık taşıması, tek bir durumu anlatması, onu daha değersiz mi yapar? Ah, yine konuyu dağıtıyorum pardon... Ne diyordum? Uçan denizanasından öğrendiğim bir şey var... (sürpriz yumurtaaa :) -tıkla yani işte- Varmış yani. Bak, sana anlatırken duydum onun sesini de. Sen de duydun mu, kelimelerin arasından fısıltılar yükseliyor. 

Bulutlar istedikleri şeye dönüşebiliyorlar gök okyanusunda yüzerlerken. Denizanası bunun öncesinde belki de Van Gölü canavarı falandı. Bilemeyiz. Sonrasında kırık bir kalbe dönüşmüştü. Sonrasında iki parçaya bölünmüş bir su damlasına. Ah evet doğru okudun. İki parçaya bölünmüş bir su damlası. İki su damlası bir zamanlar bir su damlası olabilir. Sonra onlar da bölünürler ve işte üç dört beş on... Kalabalık olurlar. Tek bir denizanası bir sürü şey olur gökyüzünde yol alırken. Tıpkı çözülen gevşek iplerini peşinden sürükleye sürükleye ay ışığında ilerleyen bir kayık gibi, gökyüzünde dağıla dağıla ilerleyen başka şekiller olmuştu denizanası da. Belki de onun fotoğrafını çekmemiş olmam daha isabetli olmuştur ne dersin? Böylece sadece onu değil; onun tüm hallerini görebildik. Beraberce.

Sen nasılsın?

Güzel bir hafta dilerim.

Hoşça kalın.

:)


bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsin.



14 yorum:

  1. okuduklarımdan öğrendiğim bir şey var. ivit hayal kuruyon :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Daha başka hayaller de kuracağımm ve gerçek olacaklar :) Şiir de iyi uymuş ama değil mi, aklıma geliverdi. Okuduk iyi oldu :)

      Sil
  2. Ataol Behramoğlu'nun bu şiirini sevmeyen yoktur sanırım. :) Ben genede deniz anası bulutu merak ettim görmek isterdim oysa. Bende işte iyi ya iyi. İyi dersek iyi olur mu sence??

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilmem, uzun zamandır iyi değilim şahsen :)

      Sil
  3. Şiire tıkladım hiç bir şey çıkmadı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ''Sürpriz yumurta'' yazısına tıklamalısınız. Çıkıyor. Bağlantı linki var.

      Sil
    2. İnsan şiiri okuyunca yaşama sevinci ile doluyor :)

      Sil
    3. Evet güzel bir şiir :)

      Sil
  4. Fotoğraftaki alıntı acayip güzelmiş, çok hoşuma gitti.

    İlk paragrafın bana bayadır unuttuğum bir hayalimi hatırlattı :) Ay ışığında kayıktayken bir hayalim var, benim için çok özel ama gerçekleşir mi bilemeyeceğim artık çünkü bana bağlı bir şey değil :)

    Ben tam tersiyim, 2-3 havadır bir yaz havası var bunalttı beni.

    Gökyüzünü izlemek gerçekten eğlenceli. Son zamanlarda çok ilginç şeyler oluyor. Rüyalarımda bile gök yüzü değişti artık. Auroralar görünmeye başlamış Türkiye'de duydun mu? :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ben de severim. Audrey Hepburn'ün sözleri genelde güzel ve anlamlı oluyor.

      Hayalini kurma anın bile güzelmiş aslında. Tabi hayalin kendisi gerçekleşse daha iyi ama bazen hayalleri kurma anları da güzel oluyor değil mi :) Benim de bazı hayallerim vardı ama artık sanki benim değillermiş gibi geliyorlar, garip.

      Kasım ayında böyle hava tuhaf tabi. Benim kafam karışıyor ne giysem diye :) Bir de bir türlü iyileşemedim. Hastayken bir daha hasta oldum sanırım :(

      Evet o haberi görmüştüm. Keşke o renklerin geçişini gözlerimle de görebilseydim ama Türkiye'ye kadar bile gelen auroralar, yaşadığım yere gelmedi. :)

      Ama sen bloğuma gelip benimle sohbet ettiğin için teşekkür ederim. Sevgiler. :)

      Sil
  5. Güneşli bir haftaya burada da merhaba dedik. Bulutları izlemek keyifli oluyor. Seyre dalmışken, her birini bir şeylere benzetmekte tabii… Denizanası görünümlü bulut. Senin yazını okurken benim de zihnimde canlandı. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hava bu sıralar baya sıcaktı. Ama soğuklar kapıda diyorlar. Soğuk soğuk dedim ama umarım burada ''havalar soğuukk'' diye ağlamam :)
      Çok severim gökyüzünü izlemeyi. En sevdiğim de geçip giden bulutları izlemektir. Sanki seyahat ediyormuş gibi görünürler. :)

      Sil
  6. Audrey'in alıntısı da çok hoş :)

    YanıtlaSil

Diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz.