Genç kadın gecenin içinde siyah bir gölgeydi. Elindeki ince mumu bir sağa bir sola sallayarak karanlığın içinde şekiller çiziyordu. Önünde uzanan manzarada parıldayan küçük ışık noktaları ondan çok uzakta gibiydi. Gece serin olsa da genç kadın bunu fark etmedi. Nihayet hava durumuna göre giyinmeyi öğrenmişti!
''Kim var orada!?!''
Genç kadın aniden ayaklandı. Rüzgar, elindeki mumu söndürmüştü. ''Kim var...''
''Mırrrr...''
''Annecimm, senin burada ne işin var?''
Bezelyecik'in sarı beyaz tüyleri gölgeler arasında titreşiyordu. Acele adımlarla anneciğine pati pati koştu.
''Bezelyecik gel buraya, bu soğukta niye buradasın aaaa.''
Genç kadın, Bezelyecik'i aldı, sarıp sarmaladı. Hava rüzgarlı olmasa da serindi. Öyle ki, sıkılmaktan hiç hoşlanmayan Bezelyecik bu sarma işine mırını çıkarmıyordu. Atkı, saç ve ceketin sıcaklığında kaybolmuş, halinden memnun gibi görünüyordu.
Bezelyecik anneciğine dil ve bıyık kondurmakla yanıt verdi. Bu küçük öpücükler genç kadını hafifçe güldürdü. ''Seni yaramaazz... Böyle yaparak azarlanmaktan kaçamayacaksın! Hele bi' içeri girelim de...'' Genç kadının ayaklanmasıyla Bezelyecik sarıldığı yumağa daha da sokuldu. ''Ne oldu anneciğim?''
''Mıırrrr...''
Genç kadın adım attıkça Bezelyecik ona tırnaklarını geçiriyordu. Tabii, anneciğinin canını hiiiç acıtmadan...
''Annecim anlamıyorum, ne oldu ne istiyorsun söyle...''
''Mıırrr...''
''Tamam tamam tamam... Anladım seniii. Hadi gel biraz gezelim; ama sonra içeri gireceğiz tamam mı?''
''Mıırrr!'' Bezelyecik pençelerini çekmişti.
Genç kadın Bezelyecik'i çatının en ucuna, sonra öbür ucuna götürüp görebildikleri her yeri izletti. ''Bak annecim burada Ayşe teyzegiller, şurada Burcu ablangiller... şurada da...'' Böyle böyle iki dakikada tüm geceyi gezdiler. Tam o anda koca bir ışık topu üzerlerine geliyordu!
''AAAAAA!'' Genç kadın gayriihtiyari yavrusuna sarılmıştı. Bezelyecik mırlamakla yetindi. ''Ay meteormuş ödüm koptu...'' Genç kadın Bezelyecik'e göz atıp güldü. ''Mama denizinde tatil falan mı diledin Bezelyecik söyle söyle çekinme, benden sır çıkmaz.''
Genç kadın uzaklardan gelen belli belirsiz mırıltılar işitti. Bu seferki Bezelyecik olmadığına göre... Yoksa! ''Ah, sen gelince korkudan kulaklığımı fırlatmışım Bezelyecik. Daha yeni almıştım bozulmamış olsa bari!''
''Bezelyecik üzgünüm annecim. Sesli dinlersek komşular kızarlar, şşşş, evet Fatma teyzegiller de kızar. Hani şu vuuuu'su olan teyze yaaa, şşş...''
Genç kadın ve sarıldığı yumak, gecenin içinde dönen bir gölgeydi şimdi. Bezelyecik rahatlamış gibi görünüyordu. Annesi onu sıkı sıkı sarmış, yıldızların altında dansa kaldırmıştı. Şarkı bitince son bir kez yıldızlara baktılar. Belki yerini değiştirmek isteyen bir başka yıldızla karşılaşabilirlerdi. Olmadı. Bir gecede bir sıkılgan yıldız bulmak bile büyük bir şanstı. Bu şansı Bezelyecik değerlendirmişti. Eve dönüp huzurla uyudular. Yani... Genç kadın uyudu. Bezelyecik gecenin yıldızı olarak bekledi bekledi. Genç kadın rüyasında ne gördü bilemiyoruz. Uyuyan yüzünden anlamak imkansızdı.
bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsiniz.
mırrrr mırrr mırrrr :) şarkıda da yıldızlar varmış :) şanslı kedi bu sweet pea cik, tatlı bezelyus :)
YanıtlaSilBu şarkının çaldığı film de çok güzel. Zaten belki izlemişsindir, Stardust. Kitabı da var ama okumadım. Bezelyecik minnoş <3
Sil