15 Şubat 2025 Cumartesi

Köpek Kalbi (Mihail Bulgakov) | Kitap Yorumu

Yazar: Mihail Bulgakov, Çevirmen: Uğur Büke,
Yayınevi: Can Yayınları

Kitap, aç ve yaralı sokak köpeği Şarik'in çılgın bir bilim adamı ile karşılaşmasının ardından değişen yaşamını konu ediniyor. Bu cerrah ve ortağı olan başka bir doktor, Şarik üzerinde etik olmayan ve fantastik bir deney yaparak köpeğin epifiz ve er bezlerini ölmüş bir mahkumun (bir insanın) epifiz ve er bezleriyle değiştiriyorlar. Bu değişim, köpek Şarik'in yavaş yavaş bir insana dönüşmesine neden oluyor. Poligraf Poligrafoviç Şarikov adını alan ve artık bir insan olan Şarik, toplumun bir ferdi olmaya başlıyor. Kitap boyunca, Victor Frankenstein'ın canavarını anımsatacak bir şekilde üzerinde yapılan deneyler sonucunda başka bir varlığa evrilen ve kontrolden çıkan Şarik'in yaşadığı değişimi ve kitabın yazarı Bulgakov'un ülkesi olan Rusya'da gerçekleşen Bolşevik Devrimi'ni Şarik'in değişimi ekseninde eleştirisini okumaktayız.

Kitabın başlangıcında bizleri bir sokak köpeğinin anlatısı karşılıyor. Ona zalimce davranan bir insandan bahsedip okurlara acısını ve çaresizliğini tarif etmeye çalışıyor. Sonra bir an geliyor, bir adam onun karnını doyuruyor. Bu adam, köpek Şarik'in gözünde adeta bir melek konumunu alıyor. Köpek Şarik, başına geleceklerden bihaber olarak kurtarıcısının peşinden gidiyor. Bu kurtarıcı elbette doktor Filipp Filippoviç'ten başkası değil. Bu doktor, ilk önce Şarik'in bakımını üstleniyor. Onu en güzel yiyeceklerle besliyor, yarasını tedavi ediyor ve ona sıcak bir ev veriyor. Köpek Şarik'in bir tasması bile oluyor: Yani Şarik artık bir sokak köpeği değil, ayrıcalık sahibi bir köpek. Ancak bu doktor, bir meslektaşı ile birlikte giriştiği deney sonrasında Şarik'i başka bir şeye dönüştürüyor.

Köpek olduğu günlerdeki izlenimleri, Şarikov isimli bir insana dönüşen bu yaratığın kişiliğini oluşturmasında etkili olsa da, o artık başka bir şey: Bir insan. Üstelik, epifiz ve er bezlerini aldığı mahkumun bazı kişilik özelliklerini de ediniyor Şarikov. Hem köpek dürtüleri, hem de mahkumun alışkanlıkları birleşerek; ona buna sataşan, kadınları taciz eden ve kedilere saldıran Şarikov'u oluşturuyor. Kontrolden çıkmış eserini gözlemleyen Filipp Filippoviç her ne kadar hatasını anlasa da, herhangi bir suçluluk ve pişmanlık hissettiğini göremiyoruz. Onun için önemli olan tek şey, bu çılgın deney. Hatta doktorun belki de onun Şarikov veya Şarik olarak ne kadar ileri gidebileceğini merak ettiğini bile söylemek mümkün.

Mihail Bulgakov aslında tıp mezunu. Ancak birkaç yıl yaptığı doktorluğu bırakıp yazarlık mesleğine geçiş yapıyor. Yazdıkları Sovyet rejimine yönelik eleştiriler taşıdığı için oyunları sahnelenmiyormuş. Köpek Kalbi isimli bu romanı da aynı gerekçeyle ülkesinde uzun süre yayınlanmamış. Kitap 1925 yılında yazılmış olsa da ancak 1987 yılında SSCB'de yayımlanabilmiş. Yazar devrimden önce ve sonrasında işçi sınıfının yaşadıklarını köpek Şarik'in deneyimleri üzerinden anlatmış. Kitapta aslında çok açık eleştiriler yapılmış ancak tüm bu eleştirilerin köpekten insana evrilen bir karakter üzerinden mecazlaştırılarak anlatılması kitabı hem ilgi çekici, hem de mesajlarını etkileyici kılmış. 

Hoşça ve kitaplarla kalın.


ALINTILAR

''Alın işte ezilmiş, hırpalanmış ve insanların fazlasıyla hor gördüğü bedenime bakın.'' (Sayfa 10)


''Çaresizliği onu ezmişti.'' (Sayfa 13)


''Ancak gözler yanıltmaz; ister yakından ister uzaktan bakın gözler yanıltmaz. Göz önemli bir konu. Barometre gibidir. Kimin ruhu çöle dönmüş, kim ortada hiçbir şey yokken tekmeyi basar, kim her şeyden korkar, bunların hepsini gözlerden anlarsın.'' (Sayfa 13)


''Kardeşler, canavarlar neden kıydınız bana?'' (Sayfa 23)


''...ne halt yediğinizi anlamaya çalışmayacağım, nasıl olsa anlayamam.'' (Sayfa 30)


''Hiç acelesi olmayan her yere yetişir.'' (Sayfa 46)


''Beni düşünüyor,'' dedi köpek içinden, ''çok iyi adam. Kim olduğunu biliyorum. Köpek masallarından çıkma bir büyücü, bir sihirbaz... Gördüklerimin hepsinin rüya olması mümkün değil. Ya rüyaysa? (Köpek rüyasında irkildi.) Şimdi uyanacağım... Bunların hiçbiri kalmayacak. Ne abajuruyla lambalar, ne bu sıcaklık, ne karın tokluğu. Yeniden avlu kemerinin altı, akıldışı soğuk, buz gibi asfalt, açlık, kin dolu insanlar... Yemekhane, kar... Tanrım, nasıl da zor olacak!'' (Sayfa 47)


''Hiç kimse dövülmemeli,'' dedi heyecanla Filipp Filippoviç, ''bunu hiçbir zaman unutma.'' (Sayfa 49)


''Neden yaşamama izin vermiyorsunuz? 'Babacım' konusunda ise haksızsınız. Ameliyat yapmanızı ben mi istedim?'' diye havladı adam. (Sayfa 78)


''Bilin ki korkunç olan, artık onda köpek değil, insan kalbi olmasıdır. Hem de doğada bulunan en berbatından!'' (Sayfa 114)


''Dövmeye hakkınız yok!'' diye bağırdı boğulmaktan zor kurtulan ve bu sırada yere çöküp yavaş yavaş kendine gelen Şarikov. (Sayfa 115)


Not: Bu kitap yorumu yazısı reklam değildir, kitap önerisidir.




10 yorum:

  1. Yazarı ve kitabı çok duyuyorum ama konu nedeniyle okuyasım gelmedi. Belki çarpıcı ve ilginç yönleri var ama düşüncesi bile kötü. Her canlı olduğu gibi kalsın. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu yazardan daha evvel Genç Bir Doktorun Anıları isimli bir kitap okumuştum. İkisi de etkileyici kitaplar, önerebilirim. :) Malesef günümüzde de hayvanlar üzerinde çeşitli deneyler yapılıyor. Tabii yazar bu durumu mecazi olarak işlemiş ama insan doğasındaki bencillik ve kimi zaman faydacılık maskesindeki güç tutkusu, tabii her alanda kendini gösterebilir.

      Sil
  2. İlginçmiş konusu, merak ettim doğrusu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ilginç ve mecazlaştırma olayında iyi bu yazar sanki sanki. Başka kitaplarını da okuduktan sonra bu konuda netleşeceğim.

      Sil
  3. bu yazarın bütün kitapları iyi yaaa :) doktor, köpek, yumurtalar, muhafız ama amaaaa usta ile margarita var yaaa herhalde dünya edebiyatında zirvelerden biri. nasıl da kendine özgü bir yazar yaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaaa yukarıda iki kitabını okudum demişim, aslında yıllar önce Usta ile Margarita'yı da okumuştum ama o kadar unuttum ki artık okudum sayamam sanırım :)

      Sil
  4. "Hiç acelesi olmayan her yere yetişir" sözünü tembel hayatımın meşruiyet malzemesi yapacağımı saygıyla kamuoyuna duyurmak istiyorum :D
    Kitap çok ilginçmiş. İnsanın köpekten daha aşağılık olduğunu yazmış sanırım, okuyunca daha iyi öğreneceğim. Çok hoşuma gitti. Yorum yazısını okuyup sadece adını duyduğum kitap hakkında bilgi edinip geçeyim diye niyetlenmiştim ama kitabı okumak istiyorum şimdi. Ah Rusya ve işçi sınıfı falan filan. Gına getirecek karanlık zamanlar ama hikaye ilgi çekici.
    Tanıtım ve yorum için teşekkürler💕🐕👨🏼

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet benim de benimseyebileceğim bir söz. :) Ben aslında tez canlı ve sabırsız biri olduğumdan dolayı hemen bitse de gitsek takılan biriydim ama son yıllarda farklı birine dönüştüm sanırım. İyi oldu da pek diyemeyeceğim. :)
      Aslında orada sistem eleştirisi yapmış. Bolşevik Devrimi hakkında çok bilgim yok ama köpeğin evrimi ile işçi sınıfının yaşadığı değişimi ilişkilendirmiş ve tarihsel bilgi (olsa daha iyi tabi de) çok fazla olmadan da temel bilgilerle anlaşılabilir bir mecaz.
      Rus Edebiyatı'nı sevdiğini hatırlıyorum. Bence de kitabı da sevebilirsin belki. :)

      Sil
  5. Geçen yıl Bulgakov okumak gibi bir hedefim vardı, olmadı. Bu yıl deneyeyim en iyisi. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, Bulgakov okumak için güzel bir yıl :)

      Sil

Diğer yazılarıma da göz atabilirsiniz.