Gökyüzünün serinliğini seviyorum. Özellikle de bu aylarda. Kışın tam öncesi. Aslında bu gece... gökyüzü biraz keyifsizmiş. Oysa ben, iç ferahlatan bir havanın olmasını umut etmiştim. Uzaktan çok fazla öyle gibi duruyordu. Duran şeyler hakkında fikir yürütmek biraz yazı tura atmak gibi. Ne olduğuna gidip bakmak gerekiyor. Yüzünü gökyüzüne dönmek ve gerçekten de nasıl bir serinliği var hissetmek gerekiyor. Yine de sevme hali geçmiyor. Bu gece bunaltıcı bir gökyüzü olabilir ama başka bir gece ferahlatıcı olabilir. Kışın tam öncesinde, havalar değişir. Sonra da rüzgarlar başlar. En az üç dört ay böyle gider. En azından zaman hızlı...
Uzaklardaki ışıkları izlemek bazen bana umut, bazen hüzün verir. Bu çok ilginç. Aynı şeye farklı bir gözle bakabilmek. Asıl ilginç olan ise gözümün her seferinde buna takılması. Önceden bu ışıklara, yeryüzündeki yıldızlar adını takmıştım. Yıldızları izlerken hissettiğim hissin küçültülmüş bir boyutu gibiydi. Yine de benzer bir his. Çünkü yıldızlar da bana evi çağrıştırır. Gökyüzündeki evlerin, gece yanan lambalarını. :) Acaba benim gibi düşünen başka biri daha var mıdır? Yıldızları her izlediğimde bunu düşünürüm. Neyse ki dünya büyük. Acaba biraz daha sonra (zaman belirtmiştim ama korktum) nerede olacağım? Kim olacağım demiyorum; çünkü bundan sıkıldım. Umarım nerede kısmına geçmiş olurum.
Bu yaz, bana göre ''farklı'' bir yerde yıldızları izlemiştim. Hissettiğim his aynıydı. Yine de bu umurumda değil. Yıldızlar bana yardımcı olmasalar da, umurumda değil. Herkes bir yerlerde bir şeyler yapıyor işte ve yıldızlar parlamaya devam ediyor. İyi ki parlıyorlar. Çok eskiden izlediğim bir filmin gökyüzünde hiç yıldız yoktu. Evet, düşünebiliyor musun hiç yıldız yoktu! Çünkü o filmde hiç umut yoktu. Filmi neredeyse hiç hatırlamıyorum ama bu korkunç durum zihnime kazınmış. Belki de, o filmde yıldızlara kimse dikkat etmediği için yıldızlar yoktu. Ya da belki de, çok fazla dikkat ettikleri için. Çünkü ancak dikkat etmediğinde gerçekleşiyordu. Çok da dikkat etmediğinde bir bakıyordun bir yıldız belirmiş. Yine de korkunç.
Yıldızlarla dolu bir gökyüzümüz olduğu için mutlu olmalıyız. Bir de eski tv programlarımız. İzleyip gülüyorum güzel oluyor. Bana umut veriyorlar. Dünyayı bilmem ama programlar çılgın. Bir de bundan bağımsız, kafaya takmayanlar yürüyor genelde. Oturmaya mı geldik obbaaa diyenler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder