En son kendimi e harfini yazamadığımda böyle hissetmiştim. O zaman da çığlık atmak falan istiyor muydum acaba; emin değilim. Küçük İlkay, yazmayı öğreniyor olduğu için gerçekten mutlu olmuş olmalı. Öte yandan yazmanın bu kadar ''zor'' olduğunu fark ettiğinde acaba ne yapmıştı? Galiba ağlamıştım ahahahah. Hadi ama daha 1. sınıftaydım! Teyzem de karşımda ağlıyordu ahahah. Ama bir şekilde yazmayı öğrenmiştim değil mi? Bir şekilde hem e harfini, hem de diğer tüm harfleri yazmayı öğrenmiş, üstüne bir araya getirmiş, üstüne yıllar boyunca yazmaya aşık olmuştum değil mi? Eveettt. E o halde? E harfi sadece şaşkınlığımın ünlemiymiş. İlk kez öğrendiğim bir beceriye karşı geliştirdiğim uzak bir korkuymuş. Önemli olan o heyecan, daha önemli olan eylemde bulunmak (ağlayarak da olsa yazmak), daha da önemli olan azimmiş.
Çünkü ne de olsa başarı en güzel tatmış.
:)
bir şeyler dinlemek için tıklayabilirsiniz.
kapağı <3 ben |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder